Menü
Sepetteki Turlar

Günübirlik Olarak Bursa Tarihi ve Kültürel Miras Turu

TURUMUZUN PROGRAMI


Cumalıkızık

Cumalıkızık, Türkiye'nin Bursa ilinin Yıldırım ilçesine bağlı bir mahalledir. Bursa şehir merkezine 11 kilometredir. Ortalama 20 dakikada ulaşım sağlanır. Uludağ'ın kuzey eteklerinde kurulmuş ve hâlen yaşayan beş Kızık köyünden biridir.

Diğer Kızık köyleri şunlardır:

  • Değirmenlikızık
  • Fidyekızık
  • Hamanlıkızık
  • Derekızık

Bayındırkızık, Dallıkızık, Kızık, Bodurkızık, Ortakızık, Camilikızık, Kiremitçikızık, Kızıkşıhlar ve Kızıkçeşme ise günümüze ulaşamamıştır. Cumalıkızık Etnografya Müzesi burada bulunmaktadır. 2000'de UNESCO tarafından Dünya Mirası Geçici Listesi'ne dahil edilen Cumalıkızık, 2014'te Bursa ile birlikte Dünya Mirası olarak tescil edildi.

Muradiye Külliyesi

Sultan II. Murad tarafından yaptırılan ve bulunduğu semte adını veren külliye cami, medrese, hamam, imaret, çeşme ve bâninin türbesinden oluşmaktadır. Hazîresine birçok şehzade ve saray mensubu defnedildiğinden zamanla çeşitli ilâvelerle genişlemiştir.

Cami

Külliyenin ana binası olup beş gözlü son cemaat yeri, arka arkaya iki büyük kubbeli harim kısmı ve iki yanda birer kubbeli tabhâneye sahiptir.

Medrese

Caminin batısında yer alan medrese on altı hücresi, sekizgen şadırvanlı revaklı avlusu ve yazlık dershane eyvanı ile tipik bir erken devir yapısıdır. Tamamen moloz taş ve tuğla hatıllı olarak inşa edilmiştir.

Hamam

Külliyenin en batısında ve dört yol ağzında yer alan hamam üç sıra moloz taş ve üç sıra tuğla hatıllı olarak inşa edilmiştir.

İmaret

Caminin 20 m. kadar kuzeydoğusunda bulunan imaret 13 × 40 m. ebadında olup moloz taştan inşa edilmiş ve alaturka kiremitle kaplanmıştır.

Sultan Murad Türbesi

855 (1451) yılında inşa edilen türbe bânisinin vasiyetine uygun biçimde üzerine yağmur yağması için üstü açık, hâfızların Kur’an okuması için de etrafı galerili olarak düzenlenmiş, sultanın naaşı doğrudan toprağa gömülmüştür.

İnkaya Tarihi Çınarı

Adını Osmanlı Devleti'nin ilk köylerinden biri olan İnkaya Köyü'nden almıştır. 600 yıllık tarihi çınar muhteşem görünümü ile dünyaca ünlüdür. Çapı 3, yüksekliği ise 35 m. olan bu anıt ağaç, 13 ana kola sahiptir.

Dalların kalınlığı 3-4 metreyi bulan çınar, 9,2 metrelik çevresiyle Türkiye'nin en yaşlı ağaçlarından biridir. İnkaya Çınarı, Bursa'ya yolu düşen yerli ve yabancı turistlerin uğramadan geçmediği önemli bir semboldür.

Üftade Türbesi ve Camisi

Üftade Camisi 1580 yılında vefat ettiği bilinen Üftade Mahmud Muhiddin tarafından yaptırıldıktan sonra 1855 depreminde zarar görmüş, 1869 yılında Serazkar Rıza Paşa tarafından yeniden yaptırılmıştır.

Üstü üç kubbe ile örtülü olan son cemaat yeri önde üç, yanlarda birer kemerle desteklenmiştir. Caminin girişinde üç metre derinliğinde bir son cemaat yeri bulunmaktadır. Duvarları kesme taş ve tuğla ile örülmüştür.

Cami çeşitli depremlerde yıkıldığı için, torunu İbrahim tarafından yeniden yaptırılmıştır. 1855 yılında büyük kubbe yıkılmış, son cemaat yerinin kubbe ve kemerleri çatlamıştır. Bu dönemde dört ahşap sütun üzerine sekizgen kasnaklı Bağdadi bir kubbe oturtulmuş, yapının beden duvarlarına bağlanan yuvarlak tonoz ve eliptik kemerler inşa edilmiştir.

1869 yılında yeniden inşa ettirilen kare planlı türbe ise Cami’nin doğusunda bulunmaktadır.

Tophane

Tophane Parkı içinde, İmparatorluğun kurucusu Osman Gazi ile ikinci padişahı Orhan Gazi'nin türbelerinin arkasında, eski adı Meydanı-ı Osmaniye olan Tophane Meydanı'ndadır. Bulunduğu yerden panoramik Bursa manzarasının görünmesi dolayısıyla, bir yangın kulesi olarak da kullanılmıştır.

Aynı yerde ilk olarak Sultan Abdülaziz döneminde bir saat kulesi yaptırılmış ancak 1900'lü yıllara kadar, bilinmeyen bir tarihte yıkılmıştır. Mevcut kulenin yapımına 2 Ağustos 1904'te başlanmış, 31 Ağustos 1905'te tamamlanarak II. Abdülhamit'in tahta çıkışı şerefine, Vali Reşit Mümtaz Paşa tarafından törenle hizmete sokulmuştur.

Yeşil Camii ve Yeşil Türbe

Yeşil Camii

Yeşil semtinde bulunan cami, 1419 yılında, Çelebi Sultan Mehmed tarafından yaptırılmıştır. “Ters T” planlı camilerden olan Yeşil Cami, Bursa’nın olduğu kadar ülkemizin de en güzel tarihsel yapılarından biridir. Caminin mimarı Hacı İvaz Paşa’dır.

Caminin tüm süslemeleri ünlü şair Lamii Çelebi’nin babası olan Nakkaş Ali tarafından yaptırılmıştır. Caminin büyük bölümü çini ile kaplıdır. İç duvarlar, tavanlar, mahviller ve geçiş eyvanlarının tümü çiniyle kaplıdır. Caminin çinileri Mecnun Mehmet adlı bir usta tarafından işlenmiştir.

Kimi yazarlara göre, bu mihrap âdeta bir çini cennetidir. Dıştan içe doğru hat sanatının sırasıyla sülüs ve küfî biçemlerinin kullanıldığı bir yazı kuşağı ile; on iki sıra istalaktitli bir silme, geometrik motifli bir su ve sonra çiçekli iç pervaz gelmektedir.

Mihrabın sağ yanında iki taraşı korkulukları bulunan dar bir merdivenle çıkılan, tepesi altıgen külahla örtülü ve özenli bir ahşap işçiliğinin ürünü olan minber yer almaktadır.

Yeşil Türbe

Yeşil Külliyesi’nin kuşkusuz en tanınmış yapısı Çelebi Mehmed için yaptırılan ve cephelerini süsleyen yeşil, turkuaz kabartma çinilerin rengiyle anılan Yeşil Türbe’dir. Yıldırım Beyazid’in oğlu Çelebi Mehmed tarafından 1421 yılında yaptırılmıştır.

Emir Sultan

Emir Sultan Camii ve Külliyesi

Emir Sultan Camii ve Külliyesi; 15. yüzyılda, Sultan Mehmed Çelebi’nin hükümdarlığı sırasında, Yıldırım Bayezid’in kızı Hundi Fatma Hatun tarafından kocası Emir Sultan adına yaptırılmıştır.

Günümüzde Türkiye’de en çok ziyaret edilen cami ve türbeler arasında Eyüp Sultan Türbesi’nden sonra ikinci sırada gelmektedir. Bir padişah külliyesi olmayıp “Sultan Külliyesi” olarak da anılan yerde dini günlerde mevlit okutulmakta, özellikle Bursalılar sünnet ve düğünlerinden önce külliyedeki türbeyi ziyaret edip dualar etmektedirler.

Emir Sultan Camii

Bulunduğu bölgeye de adını verdiği Emir Sultan semtinin asırlık ağaçlarla çevrili, her yerden görülebilen bir noktasında yer almaktadır. Emir Sultan Camii ilk yapıldığında tek kubbeli iken 1507 yılında caminin önüne üç kubbeli bir revak ve odalar ilave edilmiştir.

Sekizgen kasnak üzerine oturan kubbeyle örtülü Emir Sultan Camii’nin; dikdörtgen bir planda, ahşap kolonlar üzerinde kemerli ahşap revaklarla sarılı geniş şadırvan avlusu, yapının ana şemasını oluşturmaktadır. İbadet yeri ile türbenin bulunduğu eksene ise minareler yerleştirilmiştir.

Caminin beden duvarlarında kırk, kasnağında on iki adet büyük pencere olup caminin içi son derece aydınlıktır. Camideki süslemeler de son derece değerli olup camideki pencerelerin etrafı mukarnaslarla işlenmiş ve İznik çinileriyle yaptırılan mihrabın üstüne, Rumi motiflerle süslü alınlıklar yerleştirilmiştir.

Emir Sultan Türbesi

Emir Sultan Camii’nin hemen yanında yer alan türbede; Emir Sultan, oğlu Emir Ali, eşi Hundi Hatun ve iki kızı yatmaktadır. Dönemin önemli bilginlerinden olan Emir Sultan, 1391 yılında Bursa’ya geldikten sonra Yıldırım Bayezid’in kızı Hundi Hatun’la evlenmiş, 1429 yılında veba hastalığından vefat etmiştir.

Giriş kapısı doğu yönünde olan türbenin, kapının bulunduğu cephenin beden duvarları hariç diğer tüm cephelerde yuvarlak kemerli büyük birer pencere bulunmaktadır.

Emir Sultan Camii ve Külliyesi Hamamı

Cami ve türbenin yanında yer alan bu hamam dikdörtgen planlı inşa edilmiştir. Kare biçimindeki soğukluğu ilk yapıldığında üzeri kubbeli iken sonrasında bu bölüm düz çatılı bir görünüme çevrilmiştir. Hamamın ılıklığının çevresinde ise halvet hücreleri ve hela bulunmaktadır.

Buradan da üç eyvanlı ve iki halvetli sıcaklık bölümüne geçilmektedir. Göbek taşının yer aldığı sıcaklığın üzeri de kıvrımlı bir kuşağın olduğu kasnak ve kubbe ile örtülüdür.

Panorama Fetih Müzesi

Bursa Ulucami

Bursa Ulu Cami, Orhan Gazi Parkı'nın bulunduğu geniş bir alana, Yıldırım Bayezid zamanında, 1396-1400 yılları arasında yapılmıştır. Osmanlı camileri arasında çok kubbeli anıtsal yapıların ilkidir. Ulu Cami’nin on iki büyük dört köşeli paye üzerine oturan yirmi kubbesi bulunmaktadır.

Yıldırım Bayezid’in 1396 Niğbolu zaferinden sonra Ulu Cami inşaatına başlanmıştır. Caminin inşaatı bittikten sonra ilk namazı, aralarında Yıldırım Bayezid, Molla Fenari, Emir Sultan’ın da olduğu cemaate Somuncu Baba kıldırmıştır. Ulu Cami’nin ilk imamı, Mevlid’in yazarı Süleyman Çelebi'dir.

Çarşı (Hanlar)

Başlıca hanlar:

  • Eski Yeni (Tahıl) Han
  • Geyve Hanı
  • İpek Hanı
  • Koza Hanı
  • Pirinç Hanı
  • Tuz Pazarı Hanı
  • Hoca Tursun Hanı
  • Issız Hanı

Bu hanlar içinde burada sadece Emir (Bey) Hanı sizlere tanıtacağız.

Emir (Bey) Han

Ulu Cami’nin hemen altında bulunan Emir Hanı, Orhan Bey tarafından, 14. yüzyılın ikinci yarısında yaptırtılmıştır. İç avlu çevresine sıralanan iki katlı revak ve buraya açılan odalardan oluşan bu han Osmanlı hanlarının ilk örneğidir.

Alt katta eşya depoları olarak penceresiz otuz altı mahzen bulunurken, üst katta otuz sekiz oda bulunur. Hanın ortasında bir şadırvan ile tarihi çınarlar bulunmaktadır.

Yorum Yap

Not: HTML'e dönüştürülmez!
Kötü İyi